İnebolu’da daracık sokaklar,
Salı, Cumartesi günleri bir başka,
Yol boyunca kurulur pazarlar,
Tezgah başlarında hep köylü kadınlar,
O minicik hünerli elleriyle,
Boşaltmış küfesinde ne varsa,
Yeşil soğan, kırmızı turp, pırasa,
Bamya taneyle, kesik torba torba,
Pazar olsun nasip neyse, o olsun.
Pembe köşkten doyulmaz bir manzara,
Hırçın mı hırçın,
Kara bir kara mavi, bir tarafta
Sıra sıra dizilmiş,
Yeşil sessizlik bir tarafta,
Evlerin boynu bükük, çatısında taşlar,
Siyah gölgesinde uykuya dalmış,
Bir o yana bir bu yana dağılmış,
Belli ki birbirine dargın kalmış,
Yollar da olmasa dargın kalacak,
Ahşap evler gururlu, dimdik ayakta duruyor,
Arada beton binalar, sinsice sırıtıyor.
Akşam oldu mu, tezat üstüne tezat,
Karadeniz bu fikre sığar mı?
Güneş son noktada kaybolurken,
Başka bir edayla;
Karadeniz güneşi eritirken ufukta,
Şamar şamar üstüne,
O habire şahlanıyor...
Tak takıdı tak tak, ayak sesleri,
Pır pırı pır pır motor sesleri,
Sessizliği yırtarken,
Çılgın bir boğa edasında deniz,
İşte bu, benim balıkçım,
Elinde feneri, bir o yana bir bu yana,
Sallanan takasında dans ediyor,
Şövalye edasında, kavalyesi Karadeniz.
Karadeniz kara sevdam oldu,
İnsanların güzel, İnebolu’m güzel,
Gezmeden göremezsin, gelmeden bilemezsin,
İnsanların güzel, İnebolu’m güzel,
İnebolu hala eskisi kadar güzel mi?
Kamerli gecelerde,
İyot kokulu deniz, karaları döver mi?
İnebolu hala eskisi kadar güzel mi?
Yağmurlu gündüzlerde, fırtınalar eser mi?
Salı, Cumartesi pazara,
Köylü kadınlar gelir mi?
İnebolu hala eskisi kadar güzel mi?
Karadeniz şahlanıp kış ayları, coşar mı?
Sende bir gün geçiren,
Başka yerde yaşar mı?
İnebolu hala eskisi kadar güzel mi?
Sevdan ile tanışan başkasını sever mi?
Geleceğim bir gün sana,
Yoksa hasret biter mi?
Karadeniz kara sevdam oldu,
İnsanların güzel, İnebolu’m güzel,
Gezmeden göremezsin, gelmeden bilemezsin,
İnsanların güzel, İnebolu’m güzel,
Güzel İnebolu’nun güzel insanlarına
Benden selam olsun...
İnebolu Kastamonu iline bağlı, Karadeniz’de küçük ve sevimli bir ilçedir.