Submit your work, meet writers and drop the ads. Become a member
pnam Jan 2020
Language: Roman-Hindi

dard hota hai ab yun dooor na jaaya kijiye
is theer ko ab is dil me hee rahne dijiye
sah na payega ab ye dil ye tho zara dekiye
kafa hain humse agar tho ek mauka aur dijiye


Translation in English

It hurts now don't stay away
Let this cupids arrow in my heart stay
This heart will not bear can't you see
If you are displeased, another chance I plea
Dated 1992
Saša D Lović Apr 2015
bulji u mene sa plafona
neizbežna paučina
srž dok se
u kostima ledi
eho mog krika
u povratku
najavi zoru
neizbežnu
male reči
cigareta i kafa
divljačka rutina me
probudi
Muzaffer Aug 2019
dün
bugün gibiydi aslında
aynı oksijeni soluduk
aynı güneşte
aynı güneşe akşam
perde çekince
burulurduk sofrada
evlenir gider biri
ya da
rızkı kesilince

dün
bugün gibiydi aslında
bedenler büyüdü biraz
bir de gezindikçe yollar
ve
büyüdü çoraplar yürüdükçe
arlanmadı kopya çekti okullar

dün
bugün gibiydi aslında
asmalar, kelebekler
ve kuşlar
başak sarısı tarla
buluta kafa tutan dağlar
baştan çıkaran deniz
ve
köpüklü aldığı duşlar

dün
bugün gibiydi aslında
ömrü kısa bazısı
eşikten mezara aşklar
ilahi emrin mottosu
merkeze alınan ruhlar
her dakika sevişen dünya
ve
her dakika doğan çocuklar

dün
bugün gibiydi aslında
yeniler, eskiler
ve hepsi
farklı tat'da
Muzaffer Mar 2019
rem yeri
mağduruyum uzun zamandır
imarlı ifrazlı
hatta
ifrazatlı uykularım var
geçer diyor mütehassıs
saatleri geçirme
bir poşet leblebi yazıyor rengarenk
otanı için depresif günlere
koridor...
dar ve loş
ne güzel de bakmış o yıllar
susçu cazibe
kreşondo çakıp durdu
yüzdü denizlerimde

su dalgası
perma
küt

hepsi içimde
kalıcı yaralar gibi
devşiriyor her defasında
yeni bir kesiğe
son geyşa da gitti
şeyla bakıyorum maziye
dün de
kalsa da dikiş izi
sırıtıp
tepemi attırıyor
makas unutuyor kimi
ölmezsem bir ümit sözde

ama geçti bor’un festivali
woodstock gündem’de
eski kayıtlara bakıyorum
jimmy esrarla sahnede
ama tırmalamıyor kulağı
üflüyor sadece
kim anıyor beni bilmem
belki hapın etkisinde
yürüyorum

yollar buz
başım kel
gözüm perde

ne zaman kliniğe gelsem
kayıp oluyorum bu evrende
akşam soğuk bir odam var
bir mum, biraz meze
bir de şarap olur mutlaka
gülümser plaktan zeki
göçerim hayallere

yakışıklı ölümdür tek arzum
şişmeden kafa, gövde

uzatırlar bir şarkıya kefeni
usulca girerim içine...
Muzaffer Sep 2019
yağmuru seviyor
beni de
sanırım - yani
o minvalde
hissettiriyor en azından

özellikle bekletmeyi
boğa heykelinde
endişe
tepelerimi sis kapladığında
çıkıyor birden soprano
şarkılar söylüyor
naftalinli, lavantalı
gönlümü bir hoş ediyor

gülüşüne biraz boya katıp
ve buz attığında rakıya
ağzında kalabalık azalıyor

ve arada.
şarkı söylediğinde
pado kokuyor nefesi
fakat arabesk sevmiyor
ne enteresan değil mi?

öyle herkes gibi
aşkım, sevgilim demiyor
vaha san diyor sürekli
sevdiğini başka türlü
belli ediyor
A. Ş. 'yi ben ekliyorum
cümle sonuna
günbe gün IQ' mu
iflasa sürüklüyor

şiire ilgimi bilmiyor
cahitten 35 yaş ezberinde
hasta beşiktaşlı, çarşıya kayıtlı
zararsız bir argosu var
racon, protokol,
kafa, göz yarma
hepsini ezbere biliyor

derin kilitliyor gözü
içimde kendini katlıyor

aralayıp nefesi hesapsız
güpegündüz
dudağımda oruç bozuyor

ya
birgün tövbe derse !?



..
This poem is Turkish...

— The End —