aşk
birkaç ay
bolluk ve bereketle
ruhumu ve zihnimi giydirdiğinde
şükran günü kadar mutluydum..
-her şey yolunda sophie
-günaydın papatyalar, güller ve duvardaki kediler
-deli maria, karnına kıymalı börek gömmeye ne dersin?
-sevgili arı, lütfen at sineğine binip gider misin tatlım?
-beyaz mı, giydin bugün? hımmm öpüyorum onu
-çıkışta duraktan alırım seni, mahfele gideriz
ay gümüşse, güneş altındır gerçekliğinde
aşkın beni kıskandığını hissetmeye başladım bi süre sonra
talihsiz bir kara çarşamba yürüyordu üstüme salı’dan
ve kalp kırmayı denedi yüksek perdeden, ve kırdı da
hücrelerimden striptiz yaparak ayrıldı kıçı açık
aşkın, ağzı kapalı tutulması gereken
uçucu bir madde olduğunu anladığımda
salak bir tiner şişesi vardı yanımda
bir de kapağı tura gelen
ben..
..