Submit your work, meet writers and drop the ads. Become a member
Muzaffer Apr 2019
yorgunum angel
evet evet
yorgun

buzul
şakalarına gülemiyorum
dahi antartika'nın

sırtımdaki kılıçlara
kurşun dökeceklermiş
düşmeyi rahatlatmak için
bardakta çekin bari :)


bak
yine sancı girdi geçmiş günlere
her ne hal
gazi konsepti reva görülse de
randevu veremiyorum
sırada ısrar edene

halbuki
okyanus suyundan tarhana
cape town gecelerinden
taze soğan olsa, gelicem kendime
budapeşte sokaklarından

poster poster sevişicem sonra
bir alana, bir bedava
takvim kızı, kapak kızı
patron hediyeli papaz kızı
tril tril mevsimlik
gülecek moher sırtımda

ama
lakin
ve fakat

solgunum angel
evet evet
solgun

stokholm sendromu bu
biliyorum..
kurşunu kendi doldurduğum
verip colt'u ele
hedefe kaz gibi oturduğum..
Muzaffer Feb 2019
I

uzakta
çocukluğumun çitlenbik sesleri
bir zıvananın ucunda
kaçıyoruz
bekçinin ayak sesinden tıknefes
ilmek ilmek sökülüyor korku
Pierre’den Eyüp’e vardığımda
büyük bir yumağa dönüşüyor
patlangıç günlerim

II

uzak
lise çağımın devrimci türküleri
derdest edildi
coplandı integral
bıyıklı polis tarafından
kokusundan mı bilmem
almazdık kaçan topu Haliçten


III

uzak artık
Kapalıçarşı’da hanutçu sesleri
kebaplara sinmiş cızır cızır
Astarcı han öğle vakti
samanlar içinde yorgun düşmüşüm
karşımda kız arkadaşım Jennifer
kahvem orta endişeli
gazozda asit olmak istiyorum
her yudumladığında
uçak saati yaklaşıyor
tuhaf bir ağrı göğsümde
gidecek zaman dönmemek üzere
biliyorum
sancı dinsin istemiyorum

uzak şimdi uzak
çok daha uzak
umutlarım...


Vaha
Muzaffer Mar 2019
merhaba sarnıçları alnın
ve alt parlamentosu
kaz ayaklarım
sizi seviyorum

değirmen
kaçkını saçlarım merhaba
koşudan yorgun mu
apak sevdanız
fukaralık gibi
beni yalnız bırakmadınız

gözlerim merhaba
ne canlar yaktınız kim bilir
çoğundan haberim olmadı
çocuk mu hala bakışlarım
bulansa da mavilikler
deniz feneri gibi
ümit burnu’ndayım

merhaba dilim
kem konuştun bazen duydum
duydu absolut üzengim, çekicim
kemik meselesi deme
lâkin
erdemine alkışım
her daim özür diledin

merhaba
acı patlıcanlar
kırağ çaldınız hep
bir kadının dudağında
refuse edildiniz çoğu zaman
pek azınız durmakta
dudaklarda ya
ıslık çalan
buselere merhaba

merhaba, merhaba
ellerim, ayaklarım
bazen boş yola çıktınız
dolu rızkla döndünüz
cana gözkulak oldunuz
minnettarım...

(şşştt.
sen dersini yap
bakıyim...)

merhaba yüreğim
kaç şıpsevdi konakladı
kim bilir
kaçı hançerleyip kaçtı
yine de memnunum senden
ara da bir
cızz etmesen
ama ne şereftir ölüm
senin kudretli elinden
uyurken gel
ve canımı yakma

öte yanda ki
ekmekli kadayıf zaten...

— The End —