siz beni tanımaz
görünen yüzüme bakarsınız
ben havuçları dikim dikim diker
toprak inim inim inlerken
pembe şalvarlı şeftali soyardım
kalın ağaçlarımın gölgesinde
sulu sulu, vıcık vıcık
ne hoş gelirdi
tüylerin dudak masajı
bitmesin diye
yemez
porschelen tabağa koyardım
kıymetliydik ikimiz de
unutmadan
türküler
söylediğim de olmuştur
deep purple çaldığımda
asyalı kalça
dalgalansın da, durulsun diye
söylemesi ayıp
İyi şarkı çekerdim phuket sokaklarında
sonra, sarhoşluk mitoz duvara
dayandığında kafası güzel kargalar
ve süzülürken larva kolonisi
şeftali kurt(l)anmaya başladı
yatay geçiş hakkıydı elbet
şans işte
kurtulayım paniğiyle
önce çakal
sonra puma karşıladı
flört hayattı şeftaliye
hep aynı dudak gezinecek
değil a
delilah dinlemeye başladı
escobar kılıklı buluşma noktalarında
bir süre sonra
bitmeliydi bu zül
deryaların
aman bre
yine mi
çamaşır yıkamasıyla
martı çığlıkları karşıladı
bir zamanlar damak zevkimi
narkozlu balık yendi önce
boğazın legal sularında
sahil soğuma kimlik sorunca
kalktılar arelacele
aldılar soluğu
dişçi koltuğunda
apse yoktu bereket
takıldı protez
sabahın ilk ışıklarına..
..