Submit your work, meet writers and drop the ads. Become a member
Ceyhun Mahi Jan 2017
Hayal rüya diyarı hep saçar,
Ateş olur ki buz ve buz ateş.
Hayal Alemde her ne yok ne var,
Güneş olur ki ay ve ay güneş!
Lakin bu dünya hep hayır değil,
Zira ki var orada harıstan,
Zalim diken dolu gıcır değil,
Sorar gönül: o nerde gülistan?
Nazik zaman ve sert zaman döker,
Ve aynı an hayal eder devam,
Katar güzel görüş katar zalim keder,
Ve de olur onun için selam!
  Yalan söyler o pembe tozlu gül,
  Şaşırtılır zavallı her gönül.
Meter: Me fâ i lün / Me fâ i lün / Fe ul
Muzaffer Jul 2019
mary joe
tescilli bir fahişe

gündüz taşakta dostuyla
gece sabaha dek durakta

biraz egolu ve bencil biri
mesajla yürür avına
oldukça kibar gerçi

güzellik
sıfırın altında bana sorsan
bı sıkımlık karı
sikik bir gizem yaşatıyor içinde
sanırsın darı ambarı

gizem tanımı ne olabilir
yalan, dolan dipsiz kuyu

mary joe bu
bugün aşığım der
yarın,
siniz-li, sunuz-lu
ama uyandırayım
franco'ya üflediği gibi
sessiz takar boynuzu

orospu işte
yine de
tam bir profesyonel
diyemem

ilgi ve alaka bağımlısı
fakat ne
tezat bi durum
azgın olsa da
bir kalbi var değil mi?

neticede insan
peki
ya, gerçekler?
kırdığı cevizlere
bulaşan pis kan?

duyuyorum
şarkı söylerken
ip asıyor mandala
bu halini bile bile
hangi öküz girer tarlaya
diyorum ama
dinleyen kim?

ahh mary joe
biliyorum isteğin bu değil

yürek
hoplatan biri olsun diyorsun
gezelim sarmaş dolaş
deniz kıyılarında

hiç olmazsa bir kez öpsün
kırk yıl bitmesin aşkı
özlesin saat başı
nihavendi, hicazımı

kim bilir
gerçek olur belki
bi posta atar sana
ama sadece bi posta

belki de oldu
misyoner uzandın yatağa

ahh mary joe..

uykusuz mary joe
işven yutulur sanma
göt attığın yolların
cünup sabahlarındasın..


..
Muzaffer May 2019
kuşların senfonik
tweet’lerini banlıyor
çirkin martı vaazları
ve
çatlak sürahiden sızan
su gibi
kafam bi milyon
bugün

koca götlü martha
ile
kocası solucan fred
balkonda çiçeklere
spa bakımı yaparken
akşamdan kalan
jack daniels’ın son nefesini
yudumluyorum

akşama parti var
lacivert ******>çok mu havalı olur
bilemiyorum
tırt mı kaçar
blue jean gömlek
beyaz nike

nazar
geliyo hep
ona hiç
gitmediğim halde
peşimi bırakmıyor
yaşlı bunak

dişi ceylanların
skimoske beni
yakalayamaz ki
bakışlarını
meşgule veriyorum
eleği duvarda
hızlı bir uncu olarak

çünkü
son
romanımla meşgulüm
eften, püften
çatı çığlığımda
agatha sürmenaj geçiriyor
parmakladığım
her bir tuşta


sahi
ben de, merak ediyorum
katil kim?
akışına bıraktım hikayeyi
oradan oraya sürüklüyor
robotron adlı haspa

akşama sarkıyor gün
vantuzlamak için
kestane yanığı
batım dudakları

ve artık
uçan tenekemi almalıyım
rot balanstan
belki
birlikte intihar
ederiz
kim bilir..
Ceyhun Mahi Jun 2017
Hiç bir yer kalmaz kuru,
Yaş olur topraklar,
Düşer Nisan yağmuru,
Düşer sarı yapraklar.
Döner yine bu Gülşen,
Hatırlatır zarafet,
Ve hayran kalırım ben,
Göklerden gelir rahmet.
Açılır sümbül ve gül,
Mevsimler yavaş geçer,
Lakin istemez gönül,
Bırakmamayı seçer.
  Gitti Hazan mevsimi,
  Gitti Nisan mevsimi.
A Turkish Sonnet about April.
Muzaffer Mar 2019
dağınık günler için
armut şarabı
iyi bir toparlayacı
iliklenmekten
imtina eden yıldızların
mozerella sohbeti altında
çileğin dudak çatlağına
iyi geldiğini anlatır
dalgakıran şarapçıları
nevi şahsına münhasır
eski aşklar
genç bir martının kanatlarında
süzülür plastik bardaklara

büyük kayalıkların
altında tur atan fümegillerin
dudakları uçuklar
iyi görünümlü, iğdiş edilmiş
aşk masalını solumaktan

her
aşkta devamlılığı olan
şeytan bir dişil
müdavim
ya da
eril bir iblis
hazır ve nazırdır
vuslatı hicranlamaya

filhakika
karşılar sabahı horoz
ses olur keşe

işte o anda
düetler ayeti giderayak
göğün kızları
aca-pella

ateş etme Joe, arabada köfte var...
Muzaffer Mar 2019
rem yeri
mağduruyum uzun zamandır
imarlı ifrazlı
hatta
ifrazatlı uykularım var
geçer diyor mütehassıs
saatleri geçirme
bir poşet leblebi yazıyor rengarenk
otanı için depresif günlere
koridor...
dar ve loş
ne güzel de bakmış o yıllar
susçu cazibe
kreşondo çakıp durdu
yüzdü denizlerimde

su dalgası
perma
küt

hepsi içimde
kalıcı yaralar gibi
devşiriyor her defasında
yeni bir kesiğe
son geyşa da gitti
şeyla bakıyorum maziye
dün de
kalsa da dikiş izi
sırıtıp
tepemi attırıyor
makas unutuyor kimi
ölmezsem bir ümit sözde

ama geçti bor’un festivali
woodstock gündem’de
eski kayıtlara bakıyorum
jimmy esrarla sahnede
ama tırmalamıyor kulağı
üflüyor sadece
kim anıyor beni bilmem
belki hapın etkisinde
yürüyorum

yollar buz
başım kel
gözüm perde

ne zaman kliniğe gelsem
kayıp oluyorum bu evrende
akşam soğuk bir odam var
bir mum, biraz meze
bir de şarap olur mutlaka
gülümser plaktan zeki
göçerim hayallere

yakışıklı ölümdür tek arzum
şişmeden kafa, gövde

uzatırlar bir şarkıya kefeni
usulca girerim içine...
Muzaffer Oct 2019
arz-ı podyum
etmeyi özledim dudak kıvrımında Emma

volta atmayı
aşağı yukarı
sağdan sola, soldan gerdana

gergedan burcuna aitmiş gibi
dolaşmayı zodyak kıyısında

sallanmayı mesela terazide bi süre
düşsem de kovaya yüksünmem
düşünselliğin asil dükalığında

Yorkshire sembolik olsa da
boyunbağı sıkınca nefes alamıyor
rengarenk ölüyor insan
iki yaka arasında

Westside değil şüphesiz
Bestside şüpheliyim tren garında

oysa
eşleşmiyor mor yüzler
yanımdan gelip geçerken

mütemadiyen ümitliyim yine de
elevermek istemiyorum kendimi

o yüzden elimde eski bir mecmua
karanfil klasik olur düşüncesi işte
afili bir mendil yakamda

ama neden gelmez bu trend
zaman bozduruyor müstakbel raylara

yeni değil
kendimi kandırmak farkındayım

fakat olağan şüpheli olduğum kesin

işte bu veçhile
tüm kompartıman rehine ağzımda

ya da
bir meczubum aşktan muzdarip
delilik trend garında..
Muzaffer Feb 2019
kılık
değiştiren acıdan
ibaret
ruha vurulan
dövmeler

neşter öldürmüyor
maalesef hücreyi
çift zarlı
mitokondri’den
duygusal ihanetler

zamanı
geri sarmak
mümkün olsa
ya da
ileri

uçurtma olur
dövmeler
hemhal olmazdı
toprakla
dişil enerji

ki
lanetlidir nazarımda

fakat..

aşkına sokayım
diyezi geliyor
bemolü
belirsiz şarkıların
geberen her
notanın ardından

aslolan
İlk dövmedir

ruha huzur
yaşama anlam katan

su
gül
kül
güneş
deniz
gök
bulut
yağmur

görsel renkleri ruhun
gövdenin gazını alan

ve kanaatim
şudur ki

ruha vurulan
aşk değil

daima ruhtur aşkı
dansa kaldıran...

— The End —